Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017

Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017
Share the article 👇

Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri 14 Ekim 2017

Gordion – Midas – Yazılıkaya – Frig Vadisi

Sevgili seyir defteri, bu hafta yaklaşık 3000 yıl önce, günümüzde Ankara, Afyonkarahisar, Eskişehir ve Kütahya il sınırlarının kapsadığı bölgede parlak bir medeniyet kurmuş olan Friglerin izlerini sürmeye çalıştık. Rotamızı önce Friglerin başkenti Gordion’a çevirdik. Yürüyüş parkuru toplam 506 km uzunluğundaki Frig yolu diğer yollara nazaran özellikle köpekleri konusunda çok ünlü. 3000 yıllık tarihi yolculuğa en kısa zamanda çıkmak için sabırsızlanıyoruz.

Gordion Kenti geniş bir ovaya kurulmuş, içerisinde yüzlerce tümülüs’ün olduğu meşhur eşek kulaklı Midas’ın şehri. Tabi Midas kadar babası Gordius da epey ünlü, hatta hakkında birçok mitolojik efsaneler oluşmuş. Büyük İskender’in kılıçla kestiği düğümün yaratıcısı Gordius. Bölgedeki en büyük tümülüs’te bu iki kraldan birine aitmiş. En büyük tümülüs büyük bir ihtişamla sizi karşılıyor. Yaklaşık 55 mt yükseklikte ve 300 metre çapında oluşturulmuş tümülüs, girişinden itibaren 83 mt uzunluğunda Zonguldak maden işçilerinin yaptığı bir tünelden giriliyor.

Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017
Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017

Neyse efendim, eşek kulaklı Midas’ı çocukluğumuzdan beri biliyoruz. Efsaneye göre Antik Yunan tanrılarından Apollon ve Pan bir müzik yarışmasına girmişler. Bizim Midas da bu yarışmanın hakemi olmuş. Sonra keçi bacaklı boynuzlu Pan’ı yarışmanın galibi ilan etmiş. Apollon buna sinirlenmiş tabi. Bu Yunan tanrılarını anlamak mümkün değil; aslında hep kıskançlık, çekememezlik… Ne kadar insani kötü davranış varsa hepsi onlarda. Neyse efendim, yarışma sonucuna sinirlenen Apollon, Midas’ın kulaklarını eşek kulağına çevirmiş. Kral Midas kimseye söylememiş bu durumu, bir gün berberi saçlarını keserken görmüş. Sırrı saklaması için Midas tembihlemiş, ama berber dayanamayıp bir kuyunun içerisine “Midas’ın kulakları eşek kulaklıları” diye fısıldamış.

Gel zaman git zaman kuyu üzerinde büyüyen selvi ağaçlarının yapraklarına rüzgarın dokunmasıyla sır tüm Friglere yayılmış. Bu işin masalımsı kısmı. Diğer bir teori ise Frigya bölgesindeki istihbarat konusunda en etkin kralın Midas olduğu söylenmektedir.

Tümülüs içerisine açık ve kapalı tünel sistemi ile girilebiliyor. Zonguldak maden işçileri tarafından hazırlanan tünel içerisine girerken ilk baktığım taşıyıcı kolon ve kirişler oldu. 300 metre çapında, 55 mt yüksekliğindeki toprak yığınını yoğunluğu 1,82 gr/cm³’ten hesaplarsanız, ne kadar ağırlıkta bir tümülüs olduğuna karar verip taşıyıcılar konusundaki hassasiyetimi anlarsınız.

Kral Midas’ın mezarını zamanında çam ve ardıç kütüklerinden yapmışlar. Mezar odasının çelik ile güçlendirilmesine rağmen 3000 yıllık ardıç ağaçlarının sağlam bir şekilde durması bizi şaşırttı. Oda içerisinde kralın cesedini kaldırmışlar. Gerçekten kulaklarına bakıp çıkacaktık ama merakımızı başka maceralarımıza saklamamız gerekti.

Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017
Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017

Büyük tümülüs’ün hemen karşısındaki Gordion Müzesi bahçesinde sizi mozaiklerden yapılmış Büyük İskender figürü karşılıyor. Midas’ın babası Gordius düğümler konusunda iyi bir kralmış. Bir kördüğüm atmış; ayrıca bu düğümü çözen Asya’nın sahibi olacak diye bir kehanet uydurmuş. Birçok kişi çözmeye çalışmış ama başaramamış. Bizim İskender bölgeye geldiğinde düğüm kehanetini duymuş. İskender Bey düğümü çözmeye çalışmış ama başaramamış. Nasıl hırlı bir delikanlı. Sinirlenmiş, kılıcını çekmiş düğümü ikiye bölmüş. Böylece Perslere karşı da ciddi başarılar kazanan İskender Bey, 33 yaşında ateşli bir hastalıktan ölmüş. Bilgelerce İskender’in Gordion düğümünü çözmek yerine sabırsızca davranmasının cezası olarak yorumlanır.

Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017
Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017

Bu İskender Bey’in kemikleri demek isterdim ama değilmiş. Gordion Müzesi’nin içerisinde 3 tane mezar ile koydukları insan iskeletleri. Yok arkadaş önce alçıdan yapmışlardır dedim ama kemik dokusuna ve kafatası ayrıntılarına detaylı baktığımda gerçek bir insan olduğuna kanaat getirdim. Frigler anladığım kadarıyla biraz evcimen bir halk. Dokumacılık, müzik, marangozluk ve kil işlemeciliği konusunda kendilerini geliştirmişler. Kibele yani bereket tanrıçası en önemli tanrıları arasında. Birçok figürde onu işlemişler.

Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017
Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017

Başkent Gordion’dan başlayan Frig yolu 3 ana kol üzerinden Yazılıkaya’da buluşmaktadır. Geniş bir coğrafyaya ve adını verdikleri Frig Vadisi’ne yerleşmişler. Frig Vadisi hem tarım hem de savunma amacıyla birçok stratejik noktaya sahip. Frigya’nın yönetsel merkezi Gordion iken dini merkezi Frig Vadisi ve Yazılıkaya çevresi olmuş. Hatta Roma ve Bizanslıların da bu bölgeye yerleşmesine neden olmuş.

Frig Vadisi’nin verimli toprakları üzerinde, Sakarya Nehri’nin hemen kenarında en sevdiğim çaydanlığımla sohbet ettim. Frigler hakkında ne öğrendiysem anlattım. Beni çok sever. Hayran hayran bakışlarını kaçırmadan dinledi beni. Hatta Şirinlerin şapkasının Friglerden geldiğini duyunca çok şaşırdı.

Uçsuz bucaksız ufka kadar giden yollardan geçerken, yol kenarlarında ıspanakgillerden bitkilerle karşılaştık. Önce ıspanak konusunda anlaşmıştık Seda’yla. Ama yakından görünce şeker pancarı tarlaları olduğunu anladık. 40 cm uzunluğunda bir köke sahip bir tane şeker pancarını 10 dakikalık uğraş sonrasında topraktan çıkarabildim. Şeker ihtiyacımızı karşılamak amacıyla pancardan kestiğimiz dilimleri eme eme yolumuza devam ederiz diye.

Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017
Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017

Frigya’nın önemli dini merkezlerinden birisi de Yazılıkaya anıtı ve çevresindeki yerleşim yerleri. Döneminde rahiplerin kaldığı odacıklar inşa etmişler. Yazılı kayanın hemen yanında.

Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017
Frig Yolu | Kaptanın Seyir Defteri | 2017

Muhteşem Yazılıkaya. Volkanik tüflerden bir kayanın üzerine işlenmiş Frig yazısı. Sadece alt kısımda Kral Midas ve Tanrıça Meter sözcüklerini çözebilmişler. 50 yıldır Fransız profesör Dr. Claude Brixhe çözmeye çalışıyormuş. Yazılıkaya’nın bir tapınma merkezi olduğunu tespit etmişler. Paganizmdeki Valhalla’ya ya da Uçmağa açılan kapı gibi inşa edilmiş. Ben de bir arkadaşa bakıp çıkacağım diye kapıya fısıldadım ama açılmadı. Bir yerde bir hata yaptık sanırım.

Yazılıkaya’yı önden zorladık, olmadı. Üstüne çıkalım, kapının üstünden atlarsak belki Uçmağa gidebiliriz dedik ama nafile; mükemmel bir Frig Vadisi dışında başka bir şey göremedik. Aslında asıl Uçmağın burası olduğuna karar verdik. Kendi Kibele’miz, kendi eşek kulağımız.

Bizde en çok hayal gücü var. İlk bakışta “Yok canım, daha neler” dedim. Sonra “Neden olmasın ki” dedim. Kaya üzerinde kendiliğinden oluşmuş ayak izine benzer bir çukur hayal gücümüzü zorlamamıza neden oldu. Şu insanın örüntü tanıma yeteneği yok mu… Ne geliyorsa başımıza ondan geliyor zaten.

Frig Vadisi’ne hâkim bir tepe üzerine kurulmuş Yazılıkaya’nın tepesinden görünen mükemmel manzara. Bulutlar, rüzgârın etkisiyle kuzeye doğru yolculuğa çıkmışlar.

Bol rüzgârlı ve geniş bir vadiye hâkim tepe üzerinden geçmişe yolculuğumuzu tamamladık. Frigler de bu tepenin üstünde geçmiş uygarlıkları düşünerek yaşamlarına devam etmişler.

Yazılıkaya’nın ortasındaki oyukta, Anadolu’nun bereket tanrıçası Kibele’nin figürlerinin olduğu tespit edilmiş. Artık vadinin güçlü rüzgârı Yazılıkaya’yı yormaya başlamış. Tepesindeki çatlak aşağıya doğru iniyor ve kabartmaları inceden inceye ufalanıyor.

Yazılıkaya’nın yarası gözle görülüyor. Bu muhteşem eser için bir takım restorasyon ve güçlendirme çalışmaları yapılmış.

Anadolu, bağrında yaşayan birçok medeniyeti doğurmuş, beslemiş ve ölmelerine izin vermiş. Artık asıl Kibele olmuş.

Ağaçların volkanik tüfler üzerinde büyümeleri, inatçılıkları ve azimleri beni her zaman şaşırtmış ve hayran bırakmıştır.

Yine vadi içerisinde onlarca mezar anıtı ve kale bulunmakta. Bunlardan birisi de Kız Manastırı dedikleri, özellikle Roma ve Bizans döneminde vadiye hâkim bir tepe üzerine kurulan manastır. Bizim evimizin Kibele’si de manastır içerisindeki denetleme faaliyetlerini tamamladı.

Frig yolunun en önemli durak noktası Yazılıkaya. Görebilen gözler için buram buram tarih kokuyor. Önümüzdeki dönemdeki planlarımız arasına soktuğumuz Frig yolunun en güzel fotoğrafıdır bu. Çünkü uzun yol yürüyüşçüleri bilirler ki, her yeni tabelada yeni bir insan olursunuz; artık ilk yürüyüşe başladığınız insan değilsinizdir.

Bizi instagram adresimizden takip etmek için tıklayınız.

Deniz Badem’in daha fazla yazısını okumak için tıklayınız.

Önerilen makaleler