Frig Vadisi, bugün Eskişehir, Afyonkarahisar ve Kütahya arasında kalan bölgede, 3000 yıl önce Frigyalıların yaşadığı yerdir. Volkanik küllerin ve gazların soğuyup sertleşmesiyle oluşan tüf kayaçlar, zamanla rüzgar ve su erozyonu ile şekillenmiştir. Frigler, bu malzemeyi kullanarak, vadi boyunca kendilerine evler, tapınaklar, mezarlar ve yerleşim yerleri inşa etmiştir. Bu yapılar, bölgenin doğal ve kültürel mirasıdır ve jeolojik açıdan büyük bir öneme sahiptir.
Vadiyi düzenlenen turlarla yürüyerek gezebileceğiniz gibi, araba, bisiklet ve farklı ulaşım araçları ile ziyaret edebilirsiniz. Binlerce yıl önce yaşamış Frigleri keşfederken, Anadolu’nun Ana Tanrıça kültünün izinden gideceğinizi unutmayın.
Bir hafta sonunu ayırarak bölgedeki önemli noktaları ziyaret edebilir, yürüyüşler ile Friglerin ihtişamlı tarihi keşfedebilirsiniz. Friglerin başkenti olan Gordion, Ankara’da bulunmaktadır ve bu listenin dışında tutulmuştur.
1- Yazılı Beldesi
Yazılıkaya veya Yazılı Beldesi, Eskişehir’e bağlı Frig Vadisi’nde yer alan en önemli uğrak noktalarından biridir. Bölgede ziyaret edilecek önemli yerler:
- Yazılıkaya (Midas Anıtı)
- Bitmemiş Yazıt
- Areyatis Anıtı
- Pişmiş Kale
- Gerdekkaya
- Doğanlı Kale
- Akpare Kale
Midas Anıtı, Frig dönemine ait en önemli anıtlardan biridir. Anıtın alınlık ve cephe kısmı zengin motiflerle bezelidir ve kayadaki Frig yazısında Midai ismi geçtiği için Midas Anıtı olarak adlandırılmıştır. Anıtın üzerinde üç farklı yazıt mevcuttur ancak Frig dili çözülemediği için tam olarak ne yazdığı bilinmemekle birlikte Matar(anne) ve baba yazıları görülebilmektedir.
2- Kümbet Beldesi
Eskişehir’in Seyitgazi ilçesine bağlı olan Kümbet Köyü, Frig Vadisi’nde yer alan önemli kültürel miraslara ev sahipliği yapmaktadır. Friglere ait tapınak ve mezarlar, Friglerin taş işleme becerilerini gözler önüne sermektedir. Beldede ziyaret edilecek önemli yerler:
- Aslanlı Mabet (Solon’un Mezarı)
- Selçuk Kümbeti
- Himmet Baba Türbesi
- Asar Kalesi (köyün kuzeydoğusunda)
- Yapıldak Kalesi (köyün güneydoğusunda)
Beldedeki en önemli Frig eseri olan Aslanlı Mabet, hemen bir köy evinin bitişiğinde yer almaktadır. Anıtın üçgen alınlığının ortasında bir kalkan ve iki yanında kartal kabartmaları bulunur. Üçgen alınlığın altında yer alan tabula ansala (alınlığın altındaki dikdörtgen şeklindeki yazıt plakası) üzerinde krater vazonun iki yanına yerleştirilmiş aslan kabartması görülmektedir ve anıta ismini verir. Anıt, Roma Döneminde kullanılmıştır ve kapının yan tarafında yer alan yazıtta Solon ismi okunduğu için Solon’un Mezarı olarak da anılmaktadır.
3- Göynüş Vadisi ve Bayramiller
Afyonkarahisar-Eskişehir karayolu üzerinde bulunan Göynüş Vadisi, Friglerin kültürel mirasına ev sahipliği yapan en güzel bölgelerden biridir. Beldede gezilecek önemli yerler:
- Maltaş
- Aslantaş
- Yılantaş
- Frig Kral Yolu
- Peribacaları
Vadideki en önemli eserler olan Aslantaş ve Yılantaş, hemen yol üzerinde bulunmaktadır. Aslantaş, bir mezar anıtıdır. Mezarı korumak için üzerinde şaha kalkmış iki adet aslan kabartması mevcuttur. Ayrıca bir ağaç kabartması vardır ama zamanla bu kabartmanın sadece gövde ve alt kısımları kalmıştır. Hemen yakınında bulunan Yılantaş, doğal afetler yüzünden yıkılmış bir mezar anıtıdır.
4- Döğer ve Emre Gölü
Afyonkarahisar’ın İhsaniye ilçesine bağlı olan Döğer Beldesi ve Emre Gölü, Frig Vadisi’ndeki önemli uğrak noktalardan biridir. Bölgede gezilecek önemli yerler:
- Üçler Köyü
- Aslankaya Tapınağı
- Emre Gölü Belediye Tesisi
- Memeç Kilisesi (Arog)
- Kırık Merdiven (Arog)
- Döğer Peribacaları
- Döğer Kervansarayı
- Asar Kalesi
Emre Gölü Tesisleri‘nde bugün balon turlarına katılabilir ya da gölü, tekne turu ile keşfedebilirsiniz. Gölün çevresinde bulunan Memeç Kilisesi ve Kırık Merdiven, Arog film setine ev sahipliği yapmış noktalardır ve Arog tabelaları mevcuttur. Özellikle, Kırık Merdiven’den gölü seyredebilir ve kıyısına kadar inebilirsiniz.
Öte yandan bölgedeki en önemli anıt, Aslankaya Tapınağı’dır. Yüksek bir kayanın güney yüzüne, iki adet sfenks kabartması arasına Kibele yani Ana Tanrıça kabartması işlenmiştir. Ana cephe geometrik desenlerle süslüdür.
Döğer Beldesi ise, görece daha büyük bir yerleşimdir. Kent merkezinde bulunan kervansaray, ziyaretçilere açık olmadığı gibi restore edilerek yenilenmiştir. Döğer Peribacaları ve Asar Kalesi, beldedeki güzel uğrak noktalarından biridir.
Döğer’in güney doğusunda bulunan Üçler Köyü görece küçük bir yerleşimdir. Köy, peri bacaları ile iç içedir. Leyleklerin de uğrak noktalarından biridir.
5- Ayazini Metropolisi
Ayazini Metropolisi, Afyonkarahisar’ın İhsaniye İlçesine bağlıdır ve çevredeki en gelişmiş yerleşim yerlerinden biridir. Burada ziyaret edilmesi gereken önemli noktalar:
- Ayazini Kaya Evleri
- Ayazini Kaya Mezarları
- Ayazini Kaya Kiliseleri
- Kaplumbağa Vadisİ
- Kibele Kutsal Alanı
- Ayazini Köy Merkezi
- Avdalaz Kalesi
Ayazini Köyünü konaklayacak yer olarak da tercih edebilirsiniz, zira köy diğer beldelere göre daha fazla gelişmiş ve turist çekmektedir. Köy ve kalıntılar iç içe olduğu için, yürüyerek hemen her yeri ziyaret edebilirsiniz. Köyün merkezindeki dükkanlardan alışveriş yapabilir, mağaralara yerleştirilmiş kafelerinde mola verebilirsiniz.
Ayazini Metropolisi ile ilgili en önemli bilgi, dünyanın ilk apartmanın burada olmasıdır. Hikayeye göre, ünlü kral Midas’ın kızı Suna, Gazlıgöl’de şifa bulduktan sonra burada yaşamına devam etmiştir. Apartmanın içerisinde bulunan alaturka tuvalet ise, dünyanın ilk tuvaletidir! Üç katlı olan yapının birinci katı muhtemelen bir toplantı odasıdır. Duvara oyulmuş sekiz adet nişli boşluğun yönetim erkiyle ilgili olduğu düşünülmektedir.
Yerleşimin hemen yanında bulunan Kaya Mezarları ve köy mezarları iç içe geçmiştir. Binlerce yıl öncesinin insanları ile köyün insanları, huzur içinde bir arada kalmaya devam etmektedirler.
Friglerin ünlü kralı Midas’ın hikayeleri, çeşitli heykeller ile canlandırılmış ve ziyaretçilerin ilgisine sunulmuştur.
Frigler Hakkında Bilmemiz Gerekenler
Yunan tarihçi Herodot “Tarih” adlı eserinde Frigler hakkında yazmış, gelenekleri ve diğer antik halklarla etkileşimleri hakkında değerli bilgiler vermiştir. Herodot’a göre Frigler, Mısırlılardan sonra dünyanın en eski ikinci uygarlığıydı. Herodot’a göre, bir Mısır kralı günün birinde kendi halkının dünyanın en eski halkı olup olmadığını merak eder. Kralın kahini, yeni doğmuş iki çocuğu gözlerden uzak bir yerde saklamayı ve söyleyeceği ilk sözcüğün en eski halkın kim olduğunu kanıtlayacağını belirterek akıl verir. Kral, tavsiyeyi uygular ve çocuklar dillenmeye başladığında “bekos” derler. Kral, bu sözcüğün ne anlama geldiğini öğrenmek için dört bir yana haber salar ve Frig dilinde “ekmek” anlamına geldiği tespit edilir. Böylece Mısır kralı, Friglerin en eski uygarlık olduğuna kanaat getirir. Bu soru, Kim Milyoner Olmak İster programında, final sorusu olarak da sorulmuştur.
Homeros, İlyada‘da Friglerden Truva Savaşı‘nda Truvalıların müttefikleri olarak bahseder ve onları cesur savaşçılar olarak betimler.
Friglerden bahseden bir diğer önemli kaynak, “Coğrafya” adlı eserinde bilinen dünyanın coğrafyası, tarihi ve insanları hakkında yazan antik coğrafyacı Strabon‘dur. Strabon, Frigleri Anadolu’nun orta kesimlerinde yaşayan bir halk olarak tanımlar.
Frigler, bugün Şirinler çizgi filminden bildiğimiz şapkaların mucitidir. Bu şapka bir zamanlar Roma’da özgürlüklerine kavuşan köleleri ayırt etmek için kullanıldığı gibi Fransız Devriminin de simgelerinden biri olmuştur.
Friglerin günümüz uygarlığına bıraktığı en önemli buluşlardan biri Fibula adını verdikleri çengelli iğnedir. Bu iğneyi sıklıkla kıyafetlerini tutturmak için kullanmışlardır ve dünyaya miras olarak bırakmışlardır.
Başka bir önemli bilgi ise ünlü fabl yazarı Ezop’un Frigyalı bir köle olduğu ve M.Ö. 6. yüzyılda yaşadığı düşünülmektedir. Ezop çirkin, kambur, kekeme ama keskin zekalıdır. Hayvanların baş karakter olduğu masallar ile ünlenmiştir.
Ancak Frigler ile ilgili bilinmesi gereken en önemli hikayeler, ünlü Kral Midas efsanesidir. Kral Midas’ın iki farklı öyküsü günümüze ulaşmıştır.
Frig Kralı Midas Efsaneleri
Bunlardan ilki, Eşşek Kulaklı Midas’tır. Efsaneye göre Midas, Tanrı Apollon ile Tanrı Pan arasında olan müzik yarışmasında jüri görevi yapmıştır. Apollon gümüş liri ile jüridekileri büyülemiştir ama Midas, eğlenceli havaları flütü ile çalan Pan’ı daha çok beğenmiştir. İşte bu yüzden öfkelenen Apollon, Midas’ın kulaklarını eşşek kulağına çevirmiştir. Kocaman kulaklarını şapka ile saklamaya çalışan Midas’ın saçları uzayınca berberine gitmiştir ve ona sırrını hiç kimseye söylememesi için yemin ettirmiştir. Fakat berberin bu sır yüzünden içi içine sığmamış, sonunda dayanamayıp sazların arasına bir çukur kazarak, usulca “Kral Midas’ın eşşek kulakları var” diye fısıldadır. Aradan zaman geçti, çukurun çevresinde büyüyen sazlar, rüzgar estiğinde “Kral Midas’ın eşşek kulakları var” diye sesler çıkarmaya başladı ve böylece herkes gerçeği öğrendi.
İkinci efsane ise dokunduğu herşeyi altına dönüştürme hikayesidir. Dionysos’un dostu Silenos’u bulduğu ve onu tanrıya teslim ettiği için, Dionysos ona dilek hakkı tanımıştır. Midas, açgözlülük ile dokunduğu her şeyin altına dönmesini istemiştir. İlk önce yeni yeteneği ile gurur duyan Midas, kısa süre sonra bir felakete sürüklendiğini fark etmiştir. Çünkü yemek yemek istediğinde bile her şey altına dönmektedir. Bu yüzden tanrıyı tekrar bulmuş ve dileğini geri çevirmesi için yalvarmıştır. Tanrı, Manisa’da bulunan Paktolos Nehri’nde yıkanmasını tembih etmiştir. İşte bu yüzden bu nehirde altın parçaları olduğu söylenir.
Midas ile ilgili daha az bilinen üçüncü bir efsane daha vardır. Hikayeye göre, Midas, Dionysos’un yoldaşı Silenos’tan bilgelik öğrenmek ister. Bu yüzden adamlarına Silenos’u kaçırıp getirmelerini emreder. Sonra ona “İnsan için en iyi şey nedir?” diye sorar. Silenos ilk yanıt vermek istemez ama Midas’ın ısrarı üzerine, insan için en iyi şeyin doğmamak olduğu ve eğer doğduysa bir an önce ölmek olduğunu söyler. İnsanlığın çektiği ilk varoluşsal sancıların öykülere yansımasıdır bu hikaye.
Daha fazlası için: https://ayazini.org/