Romanya Gezi Rehberi

Romanya Gezi Rehberi, kültürel ve doğa odaklı gezileri sevenler için hazırlandı🗿⛰️. Bükreş çıkışlı bir Transilvanya rotası 🚗 arayanlar için birebir. Bu bilgiler diğer bloglarda yok 😂. Hem uygun fiyatlı gezmek hem de ortaçağ köylerini keşfetmek istiyorsanız aradığınız rota Romanya olabilir. Üstüne üstlük İstanbul’dan genellikle en uygun uçak biletleri de Romanya’ya olduğunu ekleyelim.

Romanya Kaç Günde Gezilir?

Öncelikle şu konuda anlaşalım, Bükreş maksimum bir günlük. Hadi çok zorladınız çok yavaş geziyorsunuz diyelim iki gün yeter de artar. Romanya’nın sunduğu en güzel olanaklardan biri çok ünlü motorsiklet rotalarına sahip olması. Motor kiralayıp gezmek veya motorunuzla Romanya’ya gelip gezmek harika bir alternatif olabilir. Bunun dışında Transilvanya’yı gezeceğim ama en önemli yerleri görüp döneceğim diyorsanız minimum ekstra dört gün yeterli olur. Ama ben tempomu düşüreyim hem de Transilvanya dışında da yerlerini keşfetmek istiyorum diyorsanız bir haftaya kadar tatili uzatabilirsiniz. Matematiği aşağıda vereceğim listeye göre siz yapın bence 🙂

TRANSİLVANYA ROTASI

Transilvanya için en basit ve en önemli lokasyonları içeren rota şu şekilde:

Bükreş -> Sinaia ve Peleş Kalesi -> Braşov -> Bran Kalesi -> Viscri -> Sighişoara -> Turda Tuz Madeni -> Kaloşvar -> Sibiu -> Transfagaraşan ve Balea Gölü -> Bükreş

Ama yolu uzatmak yeni yerler keşfetmek de mümkün. Benim önereceğim ekstralar:

• Korvin Kalesi (Transilvanya rotasına eklenebilir)
• Sarmizegetusa Regia (Transilvanya rotasına eklenebilir)
• Kızıl Göl ve Bicaz George Yolu (Transilvanya rotasına eklenebilir)
• Tarnita Gölü ve Göl aktiviteleri (Transilvanya rotasına eklenebilir)
• Bigar Şelaleleri ve Sırbistan’daki Güvercinlik Kalesi
• Tamışvar
• The Merry Cemetery
• Köstence ve Danube Deltası
• Decebalus Kaya Heykeli

KALACAK YER VE ARABA KİRALAMA

Transilvanya turu yapacaklara tavsiyem araba veya motosiklet kiralamanız. Transilvanya’daki tüm önemli yerlere Bükreş’ten kalkan günlük turlar mevcut olduğu gibi trenle ulaşım da mevcut. Ama bence en güzeli kendi taşıtınızı kiralayıp keyfinize göre gezmeniz. Biz Sixt üzerinden full kasko günlüğü 57 Euro manual vites araç kiraladık. Araba kiralamak uygun ama gideceğiniz her yerde otopark sıkıntısı olacağını belirtmeliyim. Bu yüzden ya şehir dışlarındaki daha uygun fiyatlı ve otoparkı olan pansiyonlarda kalmalısınız ya da otopark ücreti ödemelisiniz.

Airbnb ve booking.com’da birçok konaklama alternatifi mevcut olduğu gibi insanlar da evlerini genelde pansiyonlara çevirmişler. Bu pansiyonlarda da kalabilirsiniz. Benim tavsiyem seyahatinizde kesinlikle bir gün eski köy evi pansiyonlarından birinde kalma deneyimi yaşamınız yönünde. Günlük ortalama fiyat biz 45-50 Euro civarında ödedik ama bu lokal pansiyonlarda kalırsanız 30 Euro’ya kadar kalacak güzel konaklama seçeneklerinin mevcut olduğunu ekleyeyim.

MOTOSİKLET ROTALARI

Eğer motosikletle yolculuk yapıyorsanız ya da motosiklet kiralamayı düşünüyorsanız, bütün yolların zaten çok iyi olduğunu önden belirteyim. Lakin motosiklet sürücülerinin özellikle tutkun olduğu yollar da var. Transilvanya, Karpat Dağları ile çevrili olduğu için bu yollar dağların arasından kuzey ve güneyi bir birine bağlayan geçitler.

Bunlardan en ünlüsü Top Gear’a göre en iyi yol seçilen Transfăgărășan (DN7C) yolu. Manzaraları dolayısıyla sık sık duracağınızı tahmin ettiğimden en az 5-6 saatinizi alacak bir yol. Yol kış mevsiminde kapanıyor. Bu yüzden web sitesinden ziyaret edip durumunu kontrol etmelisiniz.

İkinci bir rota ise Transfăgărășan’a göre daha az ünlü ama ülkedeki hem en yüksek rakımlı yol hem de birçok motosiklet tutkununun en çok beğendiği yol olarak belirttiği Transalpina (DN67C) numaralı otoban. Bunu biz yapmadık ama yapmayı aklımıza koyduk. Aynı şekilde yol kış mevsiminde kapandığı için gitmeden kontrol edilmeli.

Son olarak ise Bicaz George (DN12C) yolu. Dağların arasından giden, Kızıl Gölün yanından geçen enfes bir rota. Bicaz Geçidi olarak bilinen bu yol Bicaz Nehri tarafından Haşmaş Dağları arasında oyulmuş Transilvanya ile Moldova‘yı birbirine bağlayan bir geçittir.

GİTMEDEN YAPILMASI GEREKENLER

Transilvanya denildiğinde akla ilk gelen isim: Vlad Tepeş, nam-ı diğer Drakula. Gitmeden kesinlikle bir Drakula efsanesini hatırlayacağınız yapım izleyin. Drakula kitabının ünlü yazarı Bram Staker’ı tanıyın. Vlad Tepeş’in gerçek tarihi hikayesini öğrenin.

Romanya’nın en ünlü siyasi figürü komunist diktatör Çavuşesku! Çavuşesku hakkında belgesel izlemeden gelmeyin. 1989 Romanya Devrimi, halk için önemli bir dönüm noktası.

Romanya kraliyet tarihinin ise en ünlü ismi Kraliçe Marie. İngiltere’nın ünlü kraliçesi Viktorya’nın torunu. Marie, Romanya’nın tarihine damgasını vurmuş bir isim. Ziyaret edeceğiniz kalelerde kesinlikle onun hakkında birçok eser göreceksiniz.

YEME İÇME REHBERİ

Kahvaltıda kesinlikle kaşkaval (kaşarlı simit) denemeniz gerekli. Osmanlı etkisinde kaldığı için bizim damak tadımıza uygun geleneksel yemekleri olduğunu söylemeliyim. Özellikle çorba! Mercimek çorbası bulabiliyorsunuz mesela. Ayrıca sarmale adını verdikleri lahana sarması ve mici (sığır veya domuz) köftesi de menülerde sıklıkla karşınıza çıkacak olan lezzetlerden.

1. BÜKREŞ GEZİLECEK YERLER

Öncelikle şunu belirteyim: Romanya deprem bölgesi! Şehir merkezindeki bazı eski apartmanlara yıkılma emri çıkarılmış. Bu yüzden kalacak yer seçerken kesinlikle ama kesinlikle dikkatli olun!

Bükreş maksimum bir günlük bir şehir. Müzeleri ne yazık ki o kadar etkileyici değil. Biraz keyif modunda gezip takılacağınız bir şehir kısacası. Ama gece hayatı oldukça yoğun. Gece hayatı sevenleri başka blog yazılarına alalım 🙂

Şehiriçi ulaşımda kredi kartı kullanarak binebiliyorsunuz! Havalimanından şehir merkezine ulaşmak için 100 numaralı otobüse binmek yeterl ve sadece 3 lei (60 cent) gibi bir fiyat ödüyorsunuz! Kısacası oldukça ucuz. Ama önemli lokasyonların çoğunu gezmek için ulaşıma ihtiyacınız olduğunu düşünmüyorum. Ayağınıza kuvvet yürüyebilirsiniz.

Eski şehir merkezi yürüyerek uçtan uca maksimum bir saat. Ne yazık ki ben müzelerini incelediğimde aşırı ilgi çekici bir müze bulamadım ve fiyatlarını düşündüğümde girmemeyi tercih ettim. Şehir merkezinde görülmesi gerekenler:

• Cărturești Carusel (mimari açıdan güzel üç katlı bir kitapçı)
• Lupa Capitolina (Roma’nın efsanevi kurucusu Remus ve Romulus kardeşleri emziren kurt heykeli. Orjinali Roma’da sergilenmektedir. İtalya, Romanya’nın Latin köklerini vurgulamak için 5 adet kopyasını hediye etmiştir. Transilvanya’da gezerken diğerlerini de göreceksiniz.)
• Caru’cu Bere (Burası bir restoran. Cuma ve cumartesi akşamları danslı etkinlikler düzenleniyor. Fiyatları tabi ki diğer restoranlara göre daha pahalı. Restorana önden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Bunu mapsteki linke tıklayarak online olarak yapabiliyorsunuz. Ben gidemediğime pişman oldum.)
• Manuc’s Inn (Aynı Caru’cu Bere gibi bir restoran. Online rezervasyon mevcut ve danslı etkinlikler var. Tek farkı eski bir han olması.)
• Ulusal Romanya Tarihi Müzesi (20 Lei)
• Macca-Vilacrosse Pasajı (nargilecilerin olduğu bir pasaj)
• Komunizm müzesi (40 Lei – içi eski bir komunist apartman dairesi olarak dizayn edilmiş.)
• Bükreş Belediye Müzesi (13 Lei)
• Bükreş Fountain (Akşam 20:00 civarında müzik ve su gösterisi yapılıyor. Kesinlikle denk getirip izleyin)
• Parlemento Sarayı (Beyaz Saray’dan sonra en büyük saraylardan biri. İçinde müze de var. En azından gidilip görülmeli)
• Odeon Tiyatrosu (Önünde Atatürk büstü var. Atamıza saygı için kesinlikle görülmeli)
• Ateneum (Konser salonu. İçini gezmek için websitesinden önden rezervasyon yaptırmalısını)
• Bükreş Kraliyet Sarayı
• Çeşmeci Parkı
• Yangın Kulesi (İtfaiyeciler anısına düzenlenmiş bir müze. Giriş ücreti 10 Lei)
• Arcul de Triumf (1. Dünya Savaşı birliklerinin anısına dikilmiş tak.)
• Ceauşescu House (Çavuşesku’nun evi. Rehberle geziliyor. Online bilet alabiliyorsunuz. 65 Lei ücreti. Ben gitmediğime pişman oldum.)
• Dimitrie Gusti Ulusal Köy Müzesi (Romanya köy yaşamına dair etnografya müzesi. Buna benzer müzeler Transilvanya genelinde de birkaç tane vardı. Bir tanesi ziyaret edilse güzel olur. Bir diğeri Sibiu yakınındaki Astra National Museum Complex. Ancak daha iyisi var. Airbnb’de bu eski Romanya köy evlerinden biri konaklama yerine dönüştürülmüş. Onu da tercih edebilirsiniz.)

Bence müzelere ve Romanya tarihine özel bir ilgi duymuyorsanız, müzelere boşuna para harcamayın derim. Çünkü ben çoğunun yorumlarını okudum ve eklenen resimlere baktım, cidden değeceğini düşündüğüm bir müze bulamadım. Çavuşesku Evi hariç! Gelmeden Çavuşesku’yu araştırıp, belgeselleri izleyip gelin ve evini ziyaret edin. İdeolojinin güzelliği fark etmeksizin bir diktatörün neye dönüşeceğini anlamak için güzel olabilir. “Bazı diktatörüler saray sever sonuçta.”

2. SİNAİA VE PELEŞ KALESİ

Sinaia, Romanya’nın en ünlü Peleş ve Pelişor Kalesi’ne ev sahipliği yaptığı gibi kış turizmi içinde ünlü lokasyonlardan biridir. Bence yavaş gezmeyi sevenler için harika bir konaklama noktası olabilir. Bükreş’ten araba ile 2 saatte ulaşabilirsiniz.

ÖNEMLİ: Peleş ve Pelişor kaleleri en turistik yerler olmasına rağmen PAZARTESİ ve SALI günleri KAPALIDIR. Seyahatinizi buna göre planlamanız önemli.

Peleş Kalesi, 1883 yılında kraliyet ailesi için yaz sarayı olarak hizmet etmek üzere inşa edilmiş. Ayrıca kraliyet ailesi önemli misafirlerini ağırlamak için de bu sarayı kullanmış. Alman Neorönesans tarzında tasarlanmış yapıda yaklaşık 160 oda mevcut. Drakula efsanesi ile hiçbir alakası yok ama daha fazla turistik ilgi çekebilmek için uydurulmuş.

Pelişor Kalesi ise hemen Peleş Kalesi’nin arkasında bulunan daha küçük bir kale. 1903 yılında tahtın varislerinin konutu olarak inşa edilmiş. Romanya’nın en ünlü kraliçesi olan Kraliçe Marie, yapıya altın oda kısımlı bir bölüm ekletmiş.

Haritalarda “An authentic Romanian Street” olarak işaretli yerde ahşap yapılarda hediyelik eşya dükkanları var. Bu yolu takip ederek kalenin bahçelerinde gezintiye çıkabilirsiniz. Ayrıca çevrede 2-3 tane kafe-bar mevcut. Biz eylül ayında gitmemize rağmen çok serindi. Bilet almadan bahçeyi ziyaret edebilirsiniz. Sadece kalelerin içine giremiyorsunuz.

BONUS: Yol üzerinde Seven Ladders Kanyon güzel bir ziyaret noktası olabilir. Ya da Wednesday dizisinin çekildiği Cantacuzino Castle (55-75 Lei) diğer önemli bir durak olabilir!

🚗 OTOPARK: Sinaia Manastrı önünde yer alan yol üzeri otoparka park ederseniz saatlik 6 Lei ödersiniz. Kalenin hemen dibindeki Parcare cu plata – Complex Furnica’ya park ederseniz günlük 30 Lei ödersiniz.

🏦 MÜZE ÜCRETİ: Peleş Kalesi için tüm katları gezme ücreti 150 Lei. Pelişor Kalesi içinse 30 Lei. Çok kalabalık bir tarihte ziyaret ediyorsanız (yaz dönemi haftasonu gibi) online bilet almanız önemli. Buradan tüm bilgileri edinebilirsiniz.

⌛ ZAMAN: Biz kaleleri ziyaret etmedik. Bence burası 2-3 saatlik bir yer. Kaleleri ziyaret ederseniz muhtemelen yarım gününüzü alır.

3. BRAŞOV

Sinaia’dan Braşov yaklaşık 1 saat sürüyor. Trafik olursa bu süre artabilir ve evet trafik oluyor!

Braşov, Transilvanya’da bulunan ve eski kent merkezi olan güzel bir kent. Lakin burada ciddi bir otopark problemi var.

🚗 OTOPARK: Şehir merkezinde pazar günleri hariç her gün 08:00-20:00 arasında saatlik 3 Lei ya da günlük 24 Lei ödemeniz gerekiyor. Bunun için Romanya’nın genelinde kullanılan tpark uygulamasını indirmeniz gerekli. Benim tavsiyem otoparkı olan bir konaklama bulmanız.

Kentteki en ikonik yerler 1600’ler inşa edilmiş gotik bir kilise olan Kara Kilise(20 Lei) ve sizi Braşov yazısının görüldüğü Tampa Dağı’nın en tepesine götüren teleferik (tek yön 25 Lei, çift yön 35 Lei – Pazartesi kapalı). Kara Kilisesi’de her cumartesi konser düzenleniyor. Bu fırsatı kaçırmamak için ziyaret planınızı buna göre yapabilirsiniz. Kesinlikle websitesini gitmeden inceleyin. Ayrıca Dokumacı Burcu isimli bir müze de mevcut.

Nispeten tırmanması kolay Turnul Negru ve bir tık daha zor olan Turnul Alb isimli ücretsiz iki kale hemen şehir merkezinden on dakika yürüme mesafesinde bulunmaktadır. Bu iki kaleye tırmanıp şehrin enfes manzarasını izleme fırsatını kesinlikle kaçırmayın.

Kentin tam ortasında Konsey Meydanı bulunmaktadır. Birçok önemli olaya tanılık eden meydanda bir zamanlar cadılar cezaladırılmıştır. Meydandaki en önemli yapı ise 1420’de inşa edilen Meclis Binasıdır ve Braşov Tarih Müzesi olarak işlev görmektedir.

⌛ ZAMAN: Bence maksimum yarım günlük bir şehir. Ama burada konaklamak güzel bir alternatif olabilir.

4. BRAN VE RAŞNOV KALESİ

Bran Kalesi, Braşov merkezden yarım saat uzaklıktadır. Yol üzerinde Raşnov Kalesi vardır. Raşnov Kalesi 2026 yılına kadar tadilatta olduğu için kapalıdır. Ama 30 Lei ücret karşılığı kalenin bahçesine asansörle çıkıp şehri kuşbakışı izleyebilirsiniz. 1211-1225 yılları arasında inşa edildiği tahmin edilen Raşnov Kalesi’nin tarihi ortaçağa dayanmaktadır. Kalede bulunan kuyunun efsanesi ise ilginçtir. Anlatılanlara göre Osmanlı’nın kuşatması esnasında tutsak alınan iki Türk esire, kuyu kazmalarının karşılığında özgürlükleri teklif edilmiştir. Bu iki Türk esir, on yedi yıl boyunca kuyuyu kazmış ve duvarlarına Kur’an’dan ayetler yazmıştır. Ancak esirlerin kaderi bilinmemektedir.

Bran Kalesi, sıklıkla “Drakula’nın Kalesi” olarak bilinir. Ancak Drakula ile bir ilgisi muhtemelen yoktur. Kalenin tarihi ortaçağa kadar uzanır. Romanya kraliyet ailesinin resmi sarayı olarak da kullanılmıştır. Özellikle Romanya’nın ünlü kraliçesi Marie’ya ait mobilyalar sergilenir. Aslında kalenin içinde kayda değer önemli bir eser yoktur. Kalenin girişinde hediyelik eşya dükkanlarının bulunduğu minik bir alan vardır. Bahçesine girmek ve kaleyi ziyaret etmek ücretlidir.

BONUS: Alpin coaster’a gidip hız trenine binebilirsiniz. Ya da kış mevsiminde ziyaret ediyorsanız Trambuline Rasnov’a gidip kayabilirsiniz.

🚗 OTOPARK: Parcarea Publica Aurel Stoian isimli yere park edin. Saatlik ücreti 5 Lei ve kaleye 5 dakika yürüme mesafesinde. Kale önündeki yerler değnekçilerin kontrolü altında.

🏦 MÜZE ÜCRETİ: 70 Lei + opsiyonel 30 Lei zaman tüneli

⌛ ZAMAN: Kalenin içini gezmek maksimum 1-2 saat. Bahçesi ise oldukça küçük. Önündeki gölün yanında bir kafe işletmesi var.

5. VİSCRİ KÖYÜ

Viscri köyü, Transilvanya’daki tek Sakson Köyü değil ama UNESCO koruması altındaki 13. Yüzyıldan kalma kilisesi dolayısıyla en ünlü turistik köylerden bir tanesi. Köyün ünlü olmasının bir diğer sebebi ise İngiltere kralı Charles’ın 2006’dan beri burada bir evinin olması. Bu ev aynı zamanda kralın ziyaret etmediği dönemler dışında otel olarak işletiliyor.

Kilisenin giriş ücreti 15 Lei. Ayrıca Sighişoara’ya giderken yol üstünde olduğu için kesinlikle uğramanız gereken bir lokasyon.

🚗 OTOPARK: Köyün hemen girişindeki otoparka ücretsiz park edip, okları takip ederek 5-10 dakikalık bir yürüyüş ile merkezine ulaşabilirsiniz.

⌛ ZAMAN: Köyü uçtan uca yürümek 15-20 dakikanızı alır. Köy, gerçek bir köy. Birkaç ev restoran/kafe olarak işletiliyor.

6. SİGHİŞOARA

Sihgişoara, Braşov merkezden yaklaşık 2 saat mesafede bulunmaktadır. Viscri Köyünden ise 45 dakika mesafedir.

Sighişoara, tarihi 12. Yüzyıla dayanan bir ortaçağ şehridir ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır. Drakula karakterine ilham veren Vlad Tepeş burada doğmuştur ama hangi ev olduğuna dair tarihi bir kanıt yoktur. Şehir, Transilvanya Saksonları olarak bilinen Alman kolonistler tarafından kurulmuştur. Zamanla şehir ekonomik olarak gelişmiş ve ticari bir merkez haline gelmiştir. Osmanlı akınlarından korunmak için 14 kule ve beş topçu tabyası ile şehir güçlendirilmiştir. Her lonca bu akınlar sırasında kendi zanaatları ile anılan Demirciler Kulesi veya Kuyumcular Kulesi gibi kendi kulelerini savunmak zorundaydı.

Sighişoara Saat Kulesi tarihi 14. Yüzyıla dayanmaktadır ve kentin sembolüdür. Bugün yedi odadan oluşan tarih müzesi olarak hizmet vermektedir. Şehrin hemen her yerinden görülebilen kule 64 metre yüksekliğindedir.

Ayrıca The Scholars’ Stairs olarak bilinen 172 basamaktan oluşan merdivenlerin tarihi 1642 yılına dayanmaktadır. Üstü kapalı olan merdivenlerin yapım amacı ise okula giden öğrenciler zorlu kış şartlarından korumaktır. Hemen merdivenlerden ulaşılan tepede okul binası, bölgedeki en önemli gotik yapılardan biri olan kilise (10 Lei) ve mezarlık bulunmaktadır.

Bir de Casa lui Vlad Dracul diye bir yer var. Giriş ücreti 10 Lei ve Drakula ile alakalı ufak bir sergi gezebiliyorsunuz. Biz girmedik. Meydanda Vlad Tepeş’in heykelini görmeden geçmeyin ama.

Bence Sighisoara’da kesinlikle konaklayın. Kenti hem akşam hem de gündüz görmek hakikaten çok keyifli. Ayrıca Lupa Capitolina heykellerinden biri de bu şehirde bulunmaktadır.

Sighişoara Medieval Festival, her yıl Temmuz ayının son haftasonu gerçekleştiriliyor. Bence bu festivale denk getirirseniz harika olur.

7. TURDA TUZ MADENİ

Ortaçağ’dan itibaren tuz madeni olarak işlev gören Salina Turda, 1992’den itibaren turizme açılmış. Avrupa’daki bir diğer ünlü tuz madeni Polonya’daki Wieliczka Tuz Madeni. Ancak oradan farkı, burası bir eğlece merkezine dönüştürülmüş.

Öncelikle şunu belirteyim, yoğun bir zamanda giderseniz nefret edersiniz. Bu yüzden kesinlikle haftaiçi erken saatlerde ziyaret etmeye çalışın. Tuz madeninin en alt katına bir asansörle iniyorsunuz. Burada bir dönme dolap, mini golf, masa tenisi gibi ücretli aktiviteler var. Bir kat daha aşağı indiğinizde tuz madeni gölünde tekne turu yapabiliyorsunuz. (10 dakika 30 Lei)

Ayrıca en üst katta tuz madeninin tarihi anlatan 2-3 oda ve upuzun bir tünel var. Bu tünelin sonunda başka bir çıkış var. Madene girdiğiniz kapıdan çıkmanız önemli. Çünkü 2 kapısı var ve otoparkın yanlış yerine çıkabilirsiniz.

🚗 OTOPARK: Madenin önünde otopark mevcut. Saatlik 5 Lei.

🏦 MÜZE ÜCRETİ: Haftaiçi 50 Lei, haftasonu 60 Lei. İçerideki her aktivite ekstra ücret.

⌛ ZAMAN: Biz tekne turu yaptık ama diğer aktiviteleri yapmadık. İçeride gezinmemiz, en üst kattaki madenin tarihini anlatan 2-3 odaya girmemiz ve tünelde yürümemiz 2 saatimizi aldı.

8. KALOŞVAR VE TARNİTA GÖLÜ

Kaloşvar, Sighişoara’dan 2 saat, Turda Tuz Madeni’nden 45 dakika uzaklıktadır.

Kaloşvar, Romanya’nın Bükreş’ten sonra gelen ikinci büyük kentidir. Tarihi Neolitik döneme kadar dayanmaktadır. Korunaklı tepelerle çevrili olduğu için, Latince “kapalı” anlamına gelen “Cluj” adını almıştır. Ortaçağ’da Transilvanya’nın sosyal ve kültürel merkezi olmuştur.

The Botanical Garden Water Tower ve Transilvanya Ulusal Tarih Müzesi kentteki en önemli turistik merkezlerdendir.

⌛ ZAMAN: Bence uğranması gereken şehirlerden biri. Maksimum 1-2 saatinizi ayırmanız yeterli.

🚗 OTOPARK: Otopark sıkıntılı. Kapalı otoparklardan birine bırakmanızı tavsiye ederim. Biz Parking Primărie‘ye park ettik. Sabah/akşam, haftasonuna göre fiyatlar değişiyor.

Eğer vaktiniz varsa 40 dakika mesafedeki Tarnita Gölüne uğramanızı tavsiye ederim. Yol üzeri manzaralar harika olduğu gibi gölde su sporu yapma fırsatına da sahipsiniz. Biz saatliği 70 Lei’den deniz bisikleti kiralayıp gölü boydan boya gezdik. Yazın çok daha eğlenceli olabilir.

9. KORVİN KALESİ

Korvin Kalesi veya Hundedoara Kalesi,1446 tarihinde Osmanlı akınlarına karşı bir savunma kalesi olarak inşa edilmiştir. Gotik-rönesans mimarisine sahiptir. Kale, bölgenin işkence tarihi ile ilintilidir ve birkaç odası balmumu heykeller kullanılarak bu tarihi aydınlatmak için kullanılmıştır. Ayrıca birçok Türk tutsak, yıllar boyunca kalede hapsedilmiş ve işkence görmüş.

Kalede yaşanmış ilginç olaylardan biri Hundedoara kontu Yoan Török’ün karısı Anna zina ile suçlandığında meydana gelmiş. Kadının başı kesilerek idam edilmesine karar verilmiş. Ancak geleneğe göre bu infazı kocası veya kadının ailesinden biri gerçekleştirmek zorundaymış. Kadın, kocası tarafından infaz edilmek istese de kont kabul etmemiş. Böylece bu görev Türk bir tutsak tarafından gerçekleştirilmiş.

Başka bir hikaye ise kalenin içinde bulunan kuyu ile alakalıdır. Anlatılanlara göre Hunedora’lı adam üç Türk tutsağa kuyu açarlarsa özgürlüklerini vereceğine söz vermiş. Tutsaklar 15 yıl boyunca kazmış ve 28 metre derinlikte suyu bulmayı başarmışlar. Lakin bu süre zarfında adam ölmüş ve karısı kocasının sözüne saygı göstermeyip tutsakları öldürmeye karar vermiş. Üç Türk’ün son isteği üzerine kuyudaki bir taşın üzerine “Suyun olabilir ama ruhun yok” yazan bir yazıt kazınmış. Yazıtın bulunduğu taş şu anda şapelin payandalarından birindedir.

Kale, birçok sinema prodüksiyonunun (sanatsal filmler, belgeseller veya reklam spotları) çekim yeri olmuş. Kalede çekilen filmler arasında “Lady of the Castle”, “Ghost Rider 2”, “What about love” ve“Fright Night” vardır.

Kale’nin bahçesinde birkaç kafe ve hediyelik eşya dükkanı var. Aynı zamanda aynı avluda İşkence Müzesi ve Arkeoloji Müzesi de mevcut ama bu müzeler için ayrı bilet almanız gereklidir. Kalenin içinde sergilerde ben ilgi çekici bir şey bulamadım. Ancak bütün burçları ziyaret etmek isterseniz çok merdiven çıkacağınızı bilmelisiniz. Yönlendirmeleri takip ederseniz her yeri görebilirsiniz. Biz 1-2 saat arası bir süre harcadık.

🚗 OTOPARK: Parcare Tehnica Fierului isimli açık otopark var. Günlük ücreti 15 Lei. İçinde ücretsiz tuvalet ve otomatlar da mevcut. Kaleye 5-10 dakika yürüme mesafesinde.

🏦 MÜZE ÜCRETİ: Giriş ücreti 45 Lei. Bu ücrete kalenin bahçesinde bulunan Muzeul de tortură din Hunedoara (İşkence Müzesi) ve History Archeology and Ethnography Museum Hunedoara (Arkeoloji Müzesi) dahil değil.

⌛ ZAMAN: Kalenin içinde saatlerinizi harcamanızı gerektiren sergiler yok. Maksimum 1-2 saatte hemen hemen bütün burçlara ve odalara girip görebilirsiniz.

10. SİBİU

Sibiu, yine çok güzel ve kesinlikle uğranması gereken ortaçağ kentlerinden bir tanesi.

Sibiu’da 13. yüzyılda Sakson yerleşimciler tarafından inşa edilen bir kale, 1241’de Tatarlar tarafından yıkıldı ve 14. yüzyılda yeniden inşa edildi. Üst şehrin etrafına inşa edilen devasa tuğla duvarlar, 15. ve 16. yüzyıllarda birçok Türk saldırısını püskürttü. Duvarların renginden dolayı şehre “Kızıl Şehir” takma adını verildi.

Sibiu, 1376’da 19 loncaya sahip olan Transilvanya’daki Alman  topluluklarının önemli bir zanaat ve kültür merkeziydi. 1541’de Transilvanya  özerk bir Türk vasal devleti oldu. Ancak Türkler daha sonra Macaristan’dan çekildikçe Avusturya, 1699’da kısa bir Rumen muhalefetinin ardından Transilvanya’yı geri aldı. Sibiu daha sonra Transilvanya’nın askeri merkezi ve iki kez (1703-91 ve 1849-65) başkent oldu. 1918 yılında Transilvanya’nın geri kalanıyla birlikte Romanya’ya bırakıldı.

Şehirdeki en önemli turistik lokasyonlardan biri hemen meydanda yer alan “Bridge of Lies” birçok efsaneye sahip. En popüler olanı, üzerinde duran birinin yalan söylemesi durumunda köprünün çökeceğidir. 

⌛ ZAMAN: Sibiu aslında diğer şehirler gibi küçük bir eski şehir merkezine sahip. Yine ben görülmesi gereken çok önemli bir müze bulamadım. Şehre bence 1-2 saat ayırmak yeterli. Burada konaklayıp şehri hem akşam hem de gündüz görmek yine güzel bir alternatif. Şehrin dışında saatlik ücreti olan otoparklar mevcut.

Sibiu’ya gelmişken “Astra” National Museum Complex yani eski Roman evlerinden oluşan müzeyi (35 Lei) ziyaret edebilirsiniz.

11. TRANSFAGARAŞAN VE BALEA GÖLÜ

Eğer yazın ziyaret ediyorsanız, dikkat ayı 🧸 çıkabilir! Transfăgărășan yoluna girdiğiniz andan itibaren yol kenarında bir sürü ayılarla ilgili tabela göreceksiniz. Ayıları beslemek kesinlikle yasak! Arabadan inip yaklaşmak da! Bu yüzden dikkatli olmalısınız.

Transfăgărășan yolu ya da DN7C kodlu yol, Karpat Dağları‘nın güney kesiminden geçen asfalt bir dağ yoludur. 1968 yılında Sovyet Birliği Çekoslavakya’yı işgal ettiğinde aynı kaderi paylaşmaktan korkan Romanya diktatörü Çavuşesku tarafından hızlı askeri erişim sağlamak için yaptırılmıştır. Yolun yapımı sırasında resmi kayıtlara göre 40 işçi öldüğü söylenmesine rağmen yüzlerce olduğu çalışanlar tarafından anlatılmaktadır. Transalpina’dan sonra Romanya’daki en yüksek dağ geçidir.

Transfăgărășan, İngiliz televizyon programı olan Top Gear‘ın bir bölümünde sunucu tarafından “dünyanın en iyi yolu” olarak adlandırılınca, turistik cazibe merkezine dönmüş. Gerçekten de öyle. Bu yoldaki herkes, bir yere ulaşmaya değil yolu deneyimlemeye gelmiş. Hemen anlıyorsunuz.

Yol, yoğun kar yağışı dolayısıyla kış mevsiminden yaza kadar kapatılıyormuş. Gideceğiniz vakitte açık olup olmadığı bilgisini, buradan öğrenebilirsiniz.

⌛ ZAMAN: Yol aslında 120 kilometre. Sibiu‘dan yola çıktınız diyelim. Transfăgărășan üzerinden Bükreş‘e gitmek yaklaşık 315 kilometre yani 5 buçuk saat gibi bir süre. Ama yol üzerinde bol bol duracağınız kesin. Bir gününüzü ayırmanız gereken bir yol!

Yol üzerindeki en önemli turistik merkezlerden bir tanesi buzul gölü olan Balea Gölü. Gölün çevresinde birkaç restoran, hediyelik eşya dükkanları ve büfeler var. Otopark ücretli ve 10 Lei. Maksimum 1 saatinizi harcayarak gölün müthiş manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz.

Balea’ya kadar çıkan yol, Transfăgărășan diye arattığınızda karşınıza çıkan resimlerdeki yol. Burada her köşede durup fotoğraf çekilmeden duramayacağınıza eminim.

Diğer önemli bir uğrak noktası Poenari Kalesi olabilir. Ama biz gittiğimizde kapalıydı. Kale’nin önemi yine Drakula efsanesi ile bağlantılı olması. Drakula’ya ilham olan Vlad Tepaş’in yani Kazık Voyvoda’nın ikametgah yeri olmasıdır.

Lacul Vidranu yani Vidranu Gölü kenarında su aktiviteleri yapma fırsatına da sahipsiniz. Kano kiralayıp gölü keşfe çıkabilirsiniz.

Yol boyunca, Balea Gölünü geçtikten sonra yer yer hem konaklama hem de kafe/büfe işletmeleri karşınıza çıkacak. Bir şeyler yiyip içebilirsiniz.

Ayrıca, biz Vidranu Gölü‘nü geçerken dört-beş yerde ayılarla karşılaştık. Turistlerin yoğun ilgisi altındaki ayılar yol kenarında bizlere şaşkın şaşkın bakıyorlardı. Umarım sizin de karşınıza çıkar. Böylece “ayı gözlemi” aktivitesine gereksiz para harcamak zorunda kalmazsınız.

BONUS: Sarmizegetusa Regia

Bence tarih ve arkeoloji sever herkesin yolunu uzatmak pahasına da olsa Transilvanya rotasına eklemesi gereken o mistik güzel ören yeri!

Romanya’da bir zamanlar Dacia uygarlığı yaşamış. Merkezleri Sarmizegetusa Regia, hem askeri hem de kutsal alan olarak işlev görmüş. Roma İmparatorluğu, Dacia’nın zengin madenleri ve stratejik önemi dolayısıyla bir bölgeyi fethetmek istemiş. Dacia Savaşları olarak tarihe geçen bir dizi savaş verilmiş. Dönemin Roma imparatoru Trajan, sonunda bölgeyi fethetmeyi başarmış. Bu büyük zaferini bugün hala Roma’da görülebilen Trajan sütununu dikerek taçlandırmış.

Sarmizegetusa Regia’da bulunan kutsal alan, Romalılar tarafından tahrip edildiği için hangi ölümsüze adandığı bilinmiyor. Ama gezmesi çok keyifli bir alan. Maksimum yarım saatte görüp geri dönebilirsiniz veya enfes manzarayı saatlerce izleyebilirsiniz.

Giriş ücreti 15lei. Giden yol gayet düzgün. Korvin Kalesi’nden buraya geçmeye karar verirseniz, maps’in tarif edeceği yola dikkat edin ama! Seven için uğramaya değecek bir yer. Ayrıca bölgede Dacialılardan kalmış başka birçok harabede var. Onları da mapste aratarak bulabilirsiniz. Burası en ünlü ve en güzeli.

🚗 OTOPARK: Ücretsiz otopark var. Ama otoparktan 1 km yukarı doğru yürümelisiniz girişe ulaşmak için.

🏦 MÜZE ÜCRETİ: Giriş ücreti 15Lei.

⌛ ZAMAN: Maksimum 30-45 dakika.