Niobe Ağlayan Kaya: Trajik Bir Mit

Mitolojik Hikayeler Niobe Ağlayan Kaya
Spread the love

Niobe Ağlayan Kaya, Niobe’nin trajik öyküsünü anlatan en unutulmaz Yunan mitlerinden biridir. Çünkü onun öyküsü, Yunanca bir terim olan ve kibir veya aşırı gurur olarak tanımlanan hubris‘in sonuçlarının çarpıcı bir örneğini sunar. Bu efsane antik edebiyat, şiir ve sanatta popüler olmuştur. Bu nedenle, Niobe Efsanesinin Yunan mitleri için en eski ve en iyi kaynaklarımızdan biri olan Homeros‘un İlyada‘sında yer alması sürpriz değildir.

Tantalos'un Soyu
Tantalos’un Soyu

Hikaye’nin Başlangıcı

Niobe’nin trajik öyküsü Yunan mitolojisindeki en dokunaklı öykülerden biridir. Babası Anadolu’da Sipylus Dağı’nın üzerindeki bir kasabanın kralı olan Tantalos‘tur. Ancak annesinin kim olduğunu tam olarak bilmemekteyiz. Ayrıca, efsanevi kahramanlar olan Broteas ile Peloponez’e adını veren Pelops adında iki erkek kardeşi vardır.

Niobe büyüdüğünde Thebai kralı Amphion ile evlendi. Bu onun hayatında bir dönüm noktasıydı. Bunu Yunan mitolojisindeki en trajik dramlardan birinde ona ayrı bir yer kazandıracak bir dizi trajik olay izledi. Niobe ve Amphion yedi erkek ve yedi kız olmak üzere on dört çocuk sahibi oldular.

Niobe ölen çocuklarının ardından ağıt yakarken, Abraham Bloemaert (1566-1651)
Niobe ölen çocuklarının ardından ağıt yakarken, Abraham Bloemaert (1566-1651)

Ölümcül Hata ve Affedilmez Suç

İlahi ikizler Apollon ve Artemis’in annesi olan ve Thebai’de yaşayan Leto’nun onuruna düzenlenen bir törende Niobe, kibirle on dört çocuğuyla övündü. Aslında, Leto’dan daha üstün olduğunu, çünkü sadece iki değil on dört çocuğu olduğunu söyledi.

İkizler bu hakareti öğrendiklerinde çok kızdılar ve Niobe’nin çocuklarını öldürmek için hemen yeryüzüne indiler. Işık ve müzik tanrısı Apollon, onun yedi oğlunu da annelerinin gözleri önünde güçlü oklarıyla öldürdü.

Niobe, hayatta kalan son oğluna merhamet etmesi için Apollon’a yalvardı. Lakin, Apollon’un ölümcül oku çoktan yayından çıkıp hedefi isabetle bulmuştu. Böylece Niobe’nin tüm erkek soyunu yok etmiştir. Doğanın ve avcılığın bakire tanrıçası Artemis, onun yedi kızını ölümcül oklarıyla öldürdü. Cesetleri dokuz gün boyunca gömülmeden öylece kaldı.

Apollon, Niobe'nin çocuklarını öldürürken, Richard Wilson, R. A. (1713-1782)
Apollon, Niobe’nin çocuklarını öldürürken, Richard Wilson, R. A. (1713-1782)

Niobe Ağlayan Kayaya Dönüşüyor

Çocuklarının katledilmesiyle yıkıma uğrayan Amphion intihar etti. Bazı versiyonlar onun da çocuklarının intikamını almaya çalışırken Apollon tarafından öldürüldüğünü söyler. Ve böylece Niobe’nin tüm ailesi tanrılar tarafından birkaç dakika içinde yok edildi. Ardında, Niobe, derin bir ıstırap içinde Sipylus Dağı’na sığındı. Orada Tanrılara acısına bir son vermeleri için yalvardı. Zeus onun için üzüldü ve duygularını taşlaştırmak için onu bir kayaya dönüştürdü.

Ancak bir kaya olarak bile ağlamaya devam etti. Bitmek tükenmek bilmeyen gözyaşları kayadan bir dere gibi aktı. Bir annenin ebedi yasının dokunaklı bir hatırlatıcısı olarak öylece durur. Niobe bugün bile çocukları için yas tutmaktadır. İnsanlar onun silik görüntüsünün Sipylus Dağı’ndaki kireçtaşından bir kayalığa oyulmuş olarak hala görülebildiğine ve gözenekli kayalardan sızan suyun onun bitmek bilmeyen gözyaşlarına güçlü bir gönderme yaptığına inanmaktadır.

Niobe Ağlayan Kaya, Spil Dağı, Manisa
Niobe Ağlayan Kaya, Spil Dağı, Manisa

Mitin Arkasında Yatan Gerçek

Niobe’nin trajik öyküsü, Yunan antik çağında garip bir kavram olan ve Tanrılara karşı kibirli davranırsanız cezalandırılacağınızı söyleyen hubris’in sonuçlarına odaklanıyordu. Aslında onun hikayesi, tanrıların insani zayıflıklara karşı gazabının klasik bir örneğidir. Homeros’un İlyada’sında güzel bir şekilde anlatılmıştır.

Güzel saçlı Niobe’nin de yemek geldi aklına,
oysa on iki çocuğu ölmüştü sarayında,
altı kızı, ergen altı oğlu.
Apollon öfkelenmişti Niobe’ye,
öldürmüştü oğullarını gümüş yayıyla,
kızlarını da okçu Artemis öldürmüştü,
Niobe güzel yanaklı Leto ile bir tutuyordu-kendini,
diyordu, Leto iki çocuk doğurdu, bense bir düzine.
İki kişi, Apollon’la Artemis, öldürdü hepsini.
Ölüler yatıp kaldılar kanlar içinde,
kimsecikler yoktu onları gömecek,
herkesi taşa çevirmişti Kronosoğlu.
Göklü tanrılar gömdü ölüleri onuncu günü,
işte o gün yemek geldi Niobe’nin aklına,
gözyaşı dökmekten yorgun düşmüştü.
Bugün Sipylos kayalarında, ıssız doruklarında,
Akheloos Irmağı kıyısında oynaşan superilerinin
yatakları var derler ya, işte oralarda,
tanrı buyruğuyla taş olmuştur Niobe,
yüreğine sindirir durur acılarını.

İlyada – 24. Bölüm

Latin şair Ovidius’e göre Niobe ve Arakne arkadaştılar. Athena, Arakhne’yi bir örümceğe dönüştürüp kibri yüzünden ona ders vermesine rağmen Niobe kocası ve çocuklarıyla aşırı gurur duymaya devam eder.

Tiresias’ın kızı Manto, Niobe’nin kocasının hüküm sürdüğü Thebai halkını, Latona’yı (Yunanca Leto; Apollon ve Artemis/Diana’nın annesi) onurlandırmaları konusunda uyarmış. Ancak Niobe Thebaililere Latona yerine kendisini onurlandırmaları gerektiğini söylemiştir. Ne de olsa, ölümsüz tanrılarla yemek yeme onurunun ölümlülere özgü olduğunu; dedelerinin Zeus ve Titan Atlas olduğunu; yarısı erkek, yarısı kız 14 çocuk doğurduğunu belirtmiştir. Buna karşılık Latona, kayalık Delos sonunda merhamet edene kadar doğum yapacak bir yer bulamayan bir berduştu ve sadece iki çocuğu oldu. Dahası, talih ondan bir ya da ikisini alsa bile, geriye çok şey kalacağıyla böbürlenir.

Latona öfkelenir ve şikâyet etmek için çocuklarını çağırır. Apollon çocuklara ok atar (muhtemelen veba) ve böylece hepsi ölür. Niobe ağlar ama gururla Latona’nın hala kaybeden olduğunu söyler. Çünkü hala daha fazlası vardır, 7 çocuğu, kızları, kardeşlerinin yanında yas kıyafetleri içindedir. Kızlardan biri bir ok çıkarmak için eğili. Kendisi de ölür, diğerleri de Apollon tarafından gönderilen vebaya yenik düşerler. Sonunda kaybedenin kendisi olduğunu gören Niobe hareketsiz oturur: kederin timsali, kaya gibi sert ama ağlamaktadır. Bir kasırga tarafından bir dağın zirvesine (Sipylus Dağı) taşınır, orada gözyaşları damlayan bir taş parçası olarak kalır.

Kaynak için tıklayınız.

Apollon ve Artemis Niobidleri öldürürken,  1772, by Pierre-Charles Jombert
Apollon ve Artemis Niobidleri öldürürken,  1772, by Pierre-Charles Jombert

Önerilen makaleler