İlyada On Dördücü Bölüm Özet #14

Mitolojik Hikayeler İlyada Homeros
Spread the love

İlyada On Dördücü Bölüm Özet – Troyalılar üstünlüğü korur. Hera, süslenir, Afrodit’in memeliğini alır ve uykuyu da çağırıp İda Dağı’na gider. Zeus onu görür görmez, dayanamaz sevişir. Böylece, Hera Zeus’u uyutur. Üstünlük tekrar Yunanlıların tarafına geçer.

Nestor, bir yandan su içip bir yandan Asklepiosoğlu Makhaon’a seslenir. Hekamede onun yarasını yıkarken kendisi gidip olup biteni öğrenecektir.

Nestor, oğlu Thrasymedes’in kalkanını alır, barakasının dışına çıkınca, Akhaları Troyalıların kıstırdığını görür. Hemen Agamemnon’u bulmaya karar verir. Gemilere doğru yürürken yaralı Agamemnon ile Odysseus’u bulur. Agamemnon, ona neden burada olduğunu sorar. Gemileri yakmaya kararlı Hektor’un sözünü yerine getireceğinden korktuğunu dile getirir. Akhalar, şimdi Akhilleus gibi gemiler önünde savaşmak istememektedir.

Nestor, bu işi nasıl çözeceklerini bilemediğini belirtir ama yaralı yaralı savaşa da devam edemeyeceklerdir.

Agamemnon duvarın ya da hendeğin onları tutamadığını, Zeus’un Danaoları değil de Troyalıları koruduğunu söyler. Kıyıdaki gemileri denize indirmeyi teklif eder. Troyalıların pes edip dönmelerini umut eder.

Odysseus, dönme teklifini duyunca çok kızar. Agamemnon’a aşağılık bir orduya komutanlık etmeye layık olduğunu söyler. Bu kadar yıllık emek boşa gitmemelidir. Gemileri suya çekerlerse, adamlar da kaçmaya başlayacaktır ve Troyalılar üstün geldiklerini düşünerek daha büyük cesaretle saldıracaklardır.

Agamemnon bu azarın yüreğine oturduğunu; yaşlı genç dinlemeden herkesin öğüdüne açık olduğunu belirtir.

Diomedes söze karışır. Kendisi Thebai’de toprak altında yatan Tydeus’un oğludur. Zamanında Portheus’un üç oğlu olmuştur. Bunlar Agrios, Melas ve Oineus’tur, Pleuros’da, Kalydon’da oturmaktadır. Oineus, Diomedes’in dedesidir ve diğer kardeşlerinden daha yiğittir. İşte Oineus, Zeus’un isteği ile Argos’a gitmiş ve Adrestos’un kızlarından biri ile evlenmiştir. Verimli tarlaları ve atları olmuştur. Yaşı genç olamasına rağmen soyundan yana onu hor göremeyeceklerini söyler. Tek yolun savaşmak olduğunu, askerleri kışkırtmak olduğunu ekler.

Agamemnon ve diğerleri, onu doğrular. Poseidon, bu olanları gözlemler ve yaşlı adam kılığına girerek Agamemnon’un karşısına dikilir. Akhilleus’un Akhaların yenilgisine sevindiğini ama gün gelip, Agamemnon’un Troyalıları alt edeceğini söyler. Sonra nara atar ve Akhaların gönlüne cesaret gelir.

Zeus ve Hera İda Dağında, Andries Cornelis Lens (1739–1822),
Kunsthistorisches Museum
Zeus ve Hera İda Dağında, Andries Cornelis Lens (1739–1822),
Kunsthistorisches Museum

Hera, Poseidon’u tanır ve mutlu olur. Ama Zeus da Poseidon’u İda’nın doruğundan görür. Hera’nın aklına Zeus’un yanına süslenip püslenip gitmek ve onu sevişmeye ikna etmek gelir. İşte o zaman Zeus’a uykuyu döküp, düşünen aklını örtebilir. Oğlu Hephaistos’un ona yaptığı odaya gider ve hiçbir tanrının açamadığı kapısını kapatır. Vücdunu merhemle siler, kokulu yağlar sürer. Bu yağın kokusu göklere, tapınaklara yayılır. Athena’nın işlediği elbisesini giyer, kulaklarına küpelerini takar. Başını örtüyle örter. Ayaklarına sandallarını giyer. Böyle çıkar odadan ve Afrodit’i bulur.

“Beni dinler, yapar mısın dediğimi, canımın içi,
yapmaz mısın yoksa, kin beslediğin için gönlünde bana,
sen Troyalılardan yanasın, ben Danaolardan yanayım diye?”

İlyada – 14. Kitap

Afrodit, gönlünden ne istiyorsa vermek geçtiğini söyler. Hera da karşılık verir.

“Senden şu sevgi, şu alım var ya,
yani şu ölümsüzleri, ölümlüleri alt ettiğin,
işte onları bana ver bugünlük.
Gidiyorum bol ürün veren toprağın bir ucuna,
tanrıların atası Okeanos’la, ana Tathys’ü görmeye,
onlar almışlardı beni Rheia’nm elinden,
saraylarında iyice beslemişler, büyütmüşlerdi.
İri gözlü Kronos’u Zeus o zamanlar
kapatmıştı toprağın, ekin vermeyen denizin altına,
Gidiyorum işte görmeye onları,
son vereceğim inatçı kavgalarına.
Ne zamandır birbirinden uzaktalar, ne sevişme, ne bir şey,
yüreklerine öfke girdi, kin girdi de ondan.
Tatlı konuşur, alırsam gönüllerini,
yatağa girip sevgiyle birleşmelerini sağlarsam,
her zaman yürekten, saygıyla anarlar adımı.”

İlyada – 14. Kitap
James Barry: Jüpiter İda Dağı'nda Juno Tarafından Kandırıldı, (1741–1806)
James BarryJüpiter İda Dağı’nda Juno Tarafından Kandırıldı, (1741–1806)

Afrodit kabul eder ve nakışlı memeliğinin kurdelesini çözer.

Böyle dedi, çözdü göğsünden nakışlı memeliğini,
alacalı bulacalı bir kurdeleydi bu,
alımlı ne varsa hepsi onun içindeydi,
sevgi onun içindeydi, istek onun içinde,
cilveleşme, şakalaşma onun içinde,
en akıllı insanı ayartan aşk onun içinde.

İlyada – 14. Kitap

Hera alır memeleği göğsüne sarar. Afrodit evine döner, Hera ise Olimpos’tan aşağı inip Pierie’yi, Emathie’yi, Trakyanın karlı dağlarını geçip Anthos Dağı’ndan denize inerek Lemnos’a Thoas’ın kentine varır. Orada Ölüm ve Uyku kardeşlere rastlar. Uyku’ya yalvarır Hera. Zeus kendisine sarıldıktan sonra onu uyutmasını ister, karşılığında da oğlu Hephaistos’un yaptığı altından bir taht hediye edecektir. Uyku ise Okeanos Irmağını bile uyutmasına rağmen, Zeus izin vermeden onu uyutamadığını söyler.

Hem daha önceden Uyku, Hera’nın bu isteğine bir kez daha uymuştur. Zeus’un taşkın oğlu Herakles, İlyon’u yerle bir ettiğinde de Zeus’u uyutmuştur. O zaman Hera, sert rüzgarları denize göndererek Herakles’i dostlarından uzağa Kos Adası’na kaçırtmıştır. O zaman Zeus en çok Uyku’ya kızmıştır. Uyku, Gece’ye sığınınca Zeus onu kovalamaktan vazgeçmiştir çünkü Gece’nin canını sıkmak istememiştir.

Hera, Zeus oğlu Herakles’i korumaya çalıştığı gibi İlyon’u korumayacağını belirtir. Ayrıca ona Kharitler’den eş vermeyi teklif eder. Pasithea’yı uzun süredir beğendiğinin farkındadır. Bunun üzerine Uyku çok mutlu olur ve şöyle der:

“Öyleyse ant iç Styks suyu üzerine,
bir elini bereketli toprağa daya,
bir elini değdir ışıldayan denize,
Kronos’un çevresinde tekmil yeraltı tanrıları tanık olsun,
bana taptaze bir Kharit tanrıçası vereceğine ant iç,
bunca zamandır burnumda tüten Pasithea’yı vereceğine.”

İlyada – 14. Kitap
Jupiter ve Juno, Annibale Carracci
Jupiter ve Juno, Annibale Carracci

Hera kabul eder ve titan denilen yeraltı tanrılarına bile yemin eder. Böylece birlikte Lemnos ve İmbros kentinden uzaklaşırlar ve İda’ya varırlar. Lektos burnundan denize fırlarlar ve Uyku, Zeus’a görünmemek için, orada bir çam ağacına, tanrıların Khalkis, insanların Kymindis dedikleri kuşa dönüşerek konar.

Hera, Gargaros Tepesine çıkar. Zeus onu görür görmez arzu hisseder. Böyle bir arzuyu, bir zamanlar, anne ve babalarından gizli yatağa ilk girdiklerinde hissetmiştir. Ne diye geldiğini sorar buraya.

Hera, Okeanos ile Tethys’i görmeye gittiğini söyler, gitmeden önce ona haber vermek istemiştir.

Zeus karısına karşılık verir:

“Sonra da gidersin oraya, ne olur Here,
yatalım gel, sarmaş dolaş olalım yatakta, doyasıya,
bugüne dek ne bir tanrıçaya, ne bir kadına karşı
yüreğime akan aşk böyle altüst etmedi beni,
ne İksion’un karısı olacak kadını sevdiğimde,
tanrılara denk danışman Peirithoos’u doğurdu o kadın;
ne Akrision’un güzel topuklu kızını sevdiğimde,
ne üstün yiğit Perseus’un anası Danae’yi;
ne çok ünlü Phoiniks’in kızını sevdiğimde,
Minos’la tanrıya benzer Rhadamanthys’ü doğurdu o;
ne Semele’yi sevdiğimde, ne Aikemene’yi sevdiğimde,
Semele Dionysos’u doğurdu, ölümlülerin neşesini,
Alkmene Thebai’de otururdu,
bana üstün yürekli Herakles oğlumu doğurdu;
ne güzel saçlı Kraliçe Demeter’i sevdiğimde,
ne ünü uzaklara yayılan Leto’yu sevdiğimde.
Seni bile hiçbir zaman sevmemiştim şimdiki gibi.”

İlyada – 14. Kitap
Jupiter ve Juno İda Dağı'nda, Antoine Coypel, 1700ler
Jupiter ve Juno İda Dağı’nda, Antoine Coypel, 1700ler

Hera, burada sevişemeyeceğini, birileri görürse Olimpos’a dönmeye yüzü olmadığını söyler. Hephaistos’un yaptığı odaya gitmeyi teklif eder.

Zeus, altın bir sisle kendilerini örteceğini, Güneş’in bile onları göremeyeceğini belirtir. Böylece sevişmeye başlarlar.

Uyku ile Aşk onu yola getirip uyutur. Uyku sonra koşar Poseidon’a haber verir. Hera’nın Zeus’u kandırarak uyuttuğunu; şimdi Danaolara yardım etmek için iyi fırsat olduğunu belirtir.

Poseidon gider hemen Akhaları kışkırtır. Hektor, Akhilleus savaşmıyor diye böbürleniyordur. Kendisini takip etmelerini söyler.

Yaralı krallar Diomedes, Odysseus ve Agamemnon hemen orduyu düzenlerler. İyi askere iyi silah, kötüye kötü silah verirler. Önlerine Poseidon geçer ve ilerlemeye başlarlar.

Hektor ise, kendi ordusunu sıraya koyar ve saldırırlar. Hektor, Aias’a kargısını atar ama kılıç ve kalkan taşıyan kayışı koparır. Kargısını kaybedince kaçmaya çalışır fakat Telemanoğlu Aias bu sefer, gemileri bağlamaya yarayan taşlardan birini atarak onu vurur. Hektor yere düşer. Akhalar onu öldürmek için saldırıya geçerler ancak Pulydamas’la Aineias, Agenor ve Lykialıların başı Sarpedon’la Glaukos Hektor’un çevresini sarar. Hektor’u arabaya bindirip gemiye taşırlar.

Hektor’un gidişini gören Akhalar coşar. Oileus oğlu Aias, su perisi ve çoban Enops’un oğlu Satnios’u yaralar. Panthoos’un oğlu Pulydamas, Satnios’un yardımına koşar. Bu esnada, Areilykos’un oğlu Prothoenor’u omzundan yaralar. Telamonoğlu Aias bunu görünce ona saldırır ama başaramaz. Sonra gider Antenor’un oğlu Arkhelokhos’u öldürür.

Akamas, kardeşinin yardımına koşan Boiotialı Promakhos’u kargısı ile vurur. Bunu gören Argoslu Kral Peneleos, Akamas’a saldırır ama Hermes’in sevdiği Phorbas’ın oğlu İlioneus’u öldürür. Sonra Peneleos onun kafasını kesip kaldırarak, Troyalılara bağırır.

Homeros Musalara seslenir gene ve saymaya başlar.

Telamonoğlu Aias, Mysialıların başbuğu Gyrtias’ın oğlu Hyrtios’u öldürür.

Antilokhos, Phalkes’le Mermeros’u öldürür.

Meriones hakladı Morys’le Hippotion’u.

Teukros tepeledi Prothoon’la Periphetes’i

Atreusoğlu erlerin başbuğu Hyperenor’un böğründen vurdu.

Bir önceki bölüm için tıklayınız.

Bir sonraki bölüm için tıklayınız.

Zeus, Hera Tarafından Savaştan Uzaklaştırıldıktan Sonra İda Dağı'nda Uyanıyor, Biritish Museum
Zeus, Hera Tarafından Savaştan Uzaklaştırıldıktan Sonra İda Dağı’nda Uyanıyor, Biritish Museum

Önerilen makaleler